Son zamanlarda izlediğim bütün filmlerin gelen bir değerlendirmesini yapmak üzere bu yazıyı hazırladım.Her filmi izlememin farklı bir hikayesi olsada hepsinin ortak noktası ajandamdaki notlarımla derlediğim filmler olması...
12 Yıllık Esaret Zor izlenen, izlendiğinde insana derinlik kazandıran. Gerçek olaylardan uyarlanmış ama iyi bir kölelik filmi. En iyi film Oscar’ını da kazandı. Fazla söze gerek yok. İzleyiniz derim.
Aşk, orjinal adıyla “Her” yakın gelcekten retro ögelerle süslenmiş zamansız bir film. Mektup yazarak geçimini sağlayan Theodore, bir gün bir işletim sistemi reklamı görür ve satın aldığı işletim sistemi sayesinde yapay zeka Samantha ile tanışır. Sonra olaylar gelişir. Evrensel olan aşk bu kadar güzel ve zamansız anlatılamazdı.
Blue Jasmine Renkli, eğlenceli filmi dediğimde aklıma gelen ilk isim Woody Allendır. Gerek mekan seçimi gerekse eğlence ögelerinin ustaca dizilimiyle başarılı bulurum kendisini fakat bu sefer Blue Jasmine’de konu klişelikten öteye geçememiş bir kurguydu benim için tam bi hayal kırıklığıydı. Çok kısa değinirsem konusuna, zengin eşi her şeyini kaybedip hapse girince Jasmine, bunalıma girer. Üvey kardeşinin yanına yerleşir ve hayata sıfırdan başlamaya çabalar. E-set-ra E-sat-ra:) Filmi izlenir kılan şey Cate Blanchett’in olağanüstü performansı.Woody Allen hayatta dair verdiği mesajlar yinede bunların hepsi tek başına flimi kurtarmaya yetmiyor.
Son olarak 2014 Sırbistan Oscar adayı, Srdan Golubovic filmi Kesişen Hayatlar kapatıyorum kesinlikle etkileyici bir dram flimi çok fazla birşey söylemiyor ve izleyin diyorum. Ruha kalbe dokunan insan olmayı hatırlatan anlam dolu bir film
P.S.Bu yazılar çok önceden yazıllıp derlenip toparlandı. Zamanlayıcıda planlanıp yolladı. Esasında pek keyifsizim...